Binlerce yıllık insanlık tarihi boyunca dünyamız birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu medeniyetler yaşadıkları topraklar üzerinde kendi kültür ve yaşam tarzlarını göstermiş ve bu doğrultuda muhteşem eserler inşa etmişlerdir. Yapmış oldukları sanat eserlerinde kendi inançlarını, kültürlerini, yaşayış tarzlarını göstermişler ve gelecek nesillere yol göstermişlerdir. Geçmiş dönemlerde yapılmış eserlerden bazıları günümüze kadar ulaşırken bazıları doğal afetlerden dolayı ya zarar görmüş ya da ortadan kalkmıştır. Bu nedenle binlerce yıllık geçmişe sahip tarihi eserler çeşitli yöntemlerle muhafaza ve restore edilerek yaşatılmaya çalışılmaktadır. Zeus Heykeli bu yerlerin başında gelmektedir.
Zeus Heykeli Nerededir?
Bu tarihi eserlerden biri olan zeus heykeli ve heykelden günümüze kadar ulaşan kalıntıları Yunanistan’ın başkenti Atina’nın 150 kilometre batısında bulunan Olympia antik kentinin sınırları içerisinde yer almaktadır.
Olympia antik kentinde bilindiği gibi tarihin ilk olimpiyatları yapılmıştır. Dolayısıyla olimpiyatların yapıldığı dönemlerde dünyanın farklı yerlerinden gelen sporcuların toplanma yeri olan zeus heykeli önünde herkes burada törenler ve eğlenceler düzenlemekteydi.
Sonradan eklenmiş olan yaklaşık 13 metrelik heykel ile birlikte sadece sporcular değil ülkenin farklı bölgelerinden insanlar da heykeli ziyaret etmeye gelmeye başladı.
Zeus Heykeli Mimarisi
Eski dünyanın yedi harikasından biri olan zeus heykeli altın kaplama ve fildişinden yapılmıştır. Heykelde Zeus, sağ elinde zafer tanrıçası Nike’ın bir heykelini tutmaktadır diğer elinde de kartalın üzerine doğru parlayan bir asa bulunmaktadır.
Bunun yanında Zeus’un baş kısmında zeytin yapraklarından bir taç bulunmaktadır. Zeus’un sol elinde tuttuğu kartala bakan asa yunan mitolojisinde zafer anlamına gelmektedir. 13 metrelik boyutuyla tapınak içerisine zor bir şekilde sığdırılan heykel yaklaşık 4 katlı bir ev boyundadır. Bu nedenle birçok kişi Zeus’un ayağa kalkacağını inandığı için heykelin tavanının açılmasını istiyordu.
Elbisesi, sakalı ve tacı altın kaplama olan heykelin etrafında çeşitli yunan tanrıları ve sfenks tarzı hayvanların figürleri konulmuştur. Heykelin fildişi kaplama olan bölümünün karanlıkta parlaması insanların dikkatini çekiyor ve etkiliyordu. Bu nedenle heykel ve tapınak yunan kültürünün üstünlüğünü ve gücünü dünyaya gösteriyordu.
Bu yazıyı da okumanızı tavsiye ederiz: Dünyanın Yedi Harikası
Heykelin Tarihçesi
Milattan önce 200’lü yıllarda restore edilmek amacıyla Roma’ya taşınan heykel bu yolculuğu sırasında birtakım hasarlar görmektedir. Dünya genelinde olimpiyatların yasaklanmasıyla birlikte tapınağa olan ilgi ve ziyaretçi sayısı azalmıştır. Atina’da yaşanan sel, yağmur ve doğal afetler neticesinde tapınak ve heykel zarar görmüştür.
Daha sonra zamanın zengin bir tüccarı vasıtasıyla İstanbul’a getirilen heykel, çıkan yangın neticesinde tamamen yok olan zeus heykeli ile ilgili kalıntılar Olympos’ta bulunmuş ve bu kalıntılar Fransa’ya taşınmıştır. Heykelin İstanbul’a taşınma sebebi ise o dönemde olimpiyatların putperestlik olarak kabul edilmesi ile birlikte zeus tapınağı da kapanmıştır. Bu nedenle heykel İstanbul’a getirilmiştir ve ö dönemden bu yana dünyanın 7 harikasından biri olarak kabul edilmiştir.
Ardından yapılan çalışmalarda heykelin bulunan kalıntıları Fransa’ya taşınmış ve hali hazırda Fransa’da bulunan Louvre Müzesinde sergilenmektedir. Efsanelere göre milattan önce 400’lü yıllarda heykelin yapımının tamamlanmasının ardından Tanrı Zeus heykeli o denli beğenmiştir ki mutluluğundan heykelin üzerine şimşekler ve yıldırımlar yağdırmıştır.
Tahtadan yapılmış olan heykel ve etrafında bulunan heykelciklerle diğer değerli taşlar normal zamanda örtü ile kapatılırken tören zamanlarında ve eğlence günlerinde bu örtü kaldırılmaktadır.
Zeus Heykeli ve Olimpiyatlar
Antik yunan halkının en büyük tanrıları olan Zeus için düzenledikleri en görkemli tören olimpiyatlardı. Günümüzdeki olimpiyat oyunlarının atası olan bu oyunlara Sicilya, Anadolu, Mısır gibi medeniyetlerden sporcular gelmekte ve birbiri ile çeşitli spor müsabakaları yapmaktaydı. Günümüzdeki usul gibi o zamanda da olimpiyatlar 4 yılda bir gerçekleştiriliyor ve zeus heykeli önünde sporcular için çeşitli etkinlik ve törenler düzenleniyordu.
Olimpiyatlar ve heykel ile birlikte yunanların tüm heybeti, gücü ve karizması tüm dünya medeniyetlerine gösterilmiş oluyordu. Ayrıca olimpiyatlar süresince zeus adına yapılan tüm savaşlar duruyor ve barış ortamı hakim oluyordu. Dolayısıyla olimpiyatlar ve zeus heykelinin kalıcı barışın sağlanması noktasında önemli bir işlev görüyordu.
Olimpiyatlar düzenlendiği sırada var olan zeus heykelinin küçük olması gerekçe gösterilerek yeni bir heykel ve tapınak yapımına başlandı. Milattan önce 400 lü yılların başında yeni zeus heykeli ve tapınağı yapıldı. Dikdörtgen bir zemin üzerine oturtulan tapınakta 13 adet sütun bulunuyordu ve bu sütunlar tavanı destekliyordu. Tapınağın her köşesinde çeşitli yunan tanrılarına ait olan heykeller bulunmaktaydı ve en ortada devasa bir Zeus heykeli bulunuyordu.
Milattan sonra 300’lü yıllarda Roma İmparatoru tarafından putperestlik ve dinsizlik olarak görülen zeus heykeli ve olimpiyatlar imparator tarafından yasaklandı ve zeus tapınağı kapandı. Ardından bakımsız ve ilgisiz kalan tapınak deprem, sel ve diğer doğal afetlerden büyük zarar gördü ve tahrip oldu. Ardından yaklaşık 100 yıl sonra heykel İstanbul’a taşınmış oldu. Heykel ve tapınaktan kalan parçalar günümüzde Fransa’daki Louvre müzesinde sergilenmektedir.
Günümüzde heykel ile ilgili pek bir kalıntı kalmamış olsa da dönemin yunan edebiyatı eserlerinde ve filozofların tutmuş oldukları anı ve günlüklerde zeus heykeli ve tapınağının haşmeti ve denli büyük bir yapı olduğu anlatılmaktadır.
Yunan kültürünü, Yunanistan’ın o dönemki gücünü ve diğer medeniyetlerden üstün olduğunun bir sembolü olan 12 metrelik zeus heykeli ve tapınağı zamanının en büyük sanat eseriydi. Sadece yunan toplumu değil başta Anadolu olmak üzere Sicilya, Kıbrıs, Mısır, Venedik gibi birçok önemli medeniyette yaşayan halklardan insanlar da Atina’ya heykeli görmeye ya da olimpiyatlarda sporcu olarak yarışmaya yunan topraklarına gelmekteydi.
Dolayısıyla Zeus heykeli ile ilgili olarak günümüzde sadece yazılan eserlerden ve hatıralardan bilgiler ediniyoruz. Ama buna rağmen yapıldığı dönemde ne denli etki yarattığı ve birçok toplumda hayranlık uyandırdığı da su götürmez bir gerçektir.
Zeus Tapınağı Özellikleri Nelerdir?
Antik Yunanın en büyük tapınağı Zeus Tapınağı olarak bilinir. Genişliği 43 metre iken uzunluğu 108 metredir. İlk yapıldığı zamanda toplamda 108 adet sütun bulunaktaymış. Fakat zaman içerisinde barbarlar tarafından yağmalanmıştır. Bu nedenle şu an 15 adet sütun bulunmaktadır. Bu tapınak, Yunan Tanrısı olan Zeus için yapılmıştır.
İçerisinde ise oldukça devasa heykeller yer alır. Bu heykeller arasında en görkemli ve en büyüğü de Zeus heykelidir. Bir diğer önemli heykel de Roma İmparatoru’na aittir. Zeus heykelinin yapımında fildişi ve altın kullanılmıştır. Fildişi de tıpkı altın gibi oldukça değerli bir üründür. Bu durumda da dönemin ihtişamı açısından Zeus Tapınağı heykelleri sevilir.
6000+ Abone Arasına Katılın!
Bültenimize Abone Olun, Birbirinden Güzel Yazıları Kaçırmayın!
Abone Olduğunuz için Teşekkür Ederiz.
Bir hata meydana geldi.