Matematik, hemen hemen her bilimin temelinde var olan bir bilimdir. Günümüzde matematiğin önemi her geçen gün artmaktadır. Peki, siz bu önemi artan matematiği çözebilmeyi istemez misiniz? Aslında her şey sizde bitiyor. Gelin anlatayım.
Korkma
“Demesi kolay tabi” dediğinizi duyar gibi oldum. Yine de diyorum ki korkmayın! Yanlış çözün, ne olacak sanki. Yanlışı göreceksiniz ki doğruyu bulasınız.
Dene-yanıl
Matematik yanlışlarla ve denemelerle öğrenilir. Samuel Beclett’ın “Hep denedin
hep yenildin. Olsun yine dene, yine yenil. Daha iyi yenil.” sözünü akıllara kazıyın. Yanlış yapın, korkmayın -matematik öcü değildir, yemez sizi- devam edin. Çünkü her yaptığınız yanlış size kapılar açar, yeni yollar gösterir. Yeter ki deneyin. Deneyim kazanın.
Pes etme
Herkes basketbol oynamıştır. Topu çembere atmaya çalışmıştır demek daha doğru olur sanki. Peki, basket atamadığımız da ne yapıyoruz? Hırslanıyoruz, gaza geliyoruz, nasıl atamam diye düşünüyoruz hatta ve hatta “Nasıl girmezsin, sen kim oluyorsun?” diye çıkışıyoruz. Topu atmayı bırakıyor muyuz? Hayır. Buraya kadar söylediklerimi onaylar gibisiniz. Pekâla, o zaman soruyorum size. Ellerinizle sektirdiğiniz topla basket atmak için sürekli deniyorsunuz da neden matematik sorusu çözemediğinizde direk bırakıyorsunuz? Hoş, basket atıp atamama olayının içinde de matematik (olasılığı ½ ) vardır ama o şöyle bir dursun. Biz beyinleri sektirmeye başlayalım. Elbet bir gün o basket atılacak, o soru çözülecek. Harcanan emekler ise bir sonraki denemenizde size tecrübe olarak dönecek.
Ortaokul öğretmeni tarafından matematiğe yeteneği olmadığı söylenen bir kız çocuğu düşünün. Lise sonlarında matematik olimpiyatlarına katılıp madalya almış, bugünlere gelindiğinde ise çok büyük bir matematikçi olarak anılan. 
2014 yılında Fields Madalyasını (bir nevi matematik nobeli) alan Maryam Mirzakhani’ den bahsediyorum. Mirzakhani, aynı zamanda bu madalyayı alan ilk kadın matematikçidir. O bir zamanlar matematik yapamayan Mirzakhani, verdiği röportajda matematik çözmeyi vahşi ormanda kaybolmaya benzeterek, “Çözümü bulmak için tüm bilgimizi seferber etmek zorundayız” demiş. On yıldır süren bir çalışmanın ardından da hala sonuca varamadıklarını söyleyen Mirzakhani “Kolay yılan biri değilim.” diyerek her şeyi açıklamış aslında.
Son olarak her şeyde olduğu gibi matematiğin de başı, azim, hırs ve kararlılıktır, demeyeceğim. Önce kendinize inanın! Sonrasını biraz önce okudunuz zaten.
6000+ Abone Arasına Katılın!
Bültenimize Abone Olun, Birbirinden Güzel Yazıları Kaçırmayın!
Abone Olduğunuz için Teşekkür Ederiz.
Bir hata meydana geldi.
Yorumunuz çok güzel. Bir solukta okudum. Çok sade ve akıcı bir dil kullanmışsınız. Meslek zorluğu açısından, madencilik ve oyunculuk arasında çok tartışmalar vardır. Öğretmenlikte, bu kulvar da yarışabilir diye düşünüyorum. Başarılarınızın devamını dilerim…